GRUP HEPSİ
Kategoriler  
  Ana Sayfa
  Anketler
  İletişim
  Grup Hepsi
  Grup Hepsi Resimleri
  Yanlızlığım
  Gülçin Resimleri
  Eren Resimleri
  Yasemin Resimleri
  Cemre Resimleri
  Rastgele Hepsi Resimleri
  4 Peynirli Pizza
  Tavla
  Ziyaretçi Defteri
  Yaz Yaz Yaz
  Hep Bana
  Sakın gelme
  Sımsıkı
  Onu Alma Beni Al
  Uzat Elini
  İyisin
  Aşk Herşeyi Affeder mi?
  Beni Kategorize Etme
  Sadece Bir Kız
  Yalan
  Kolay Mı Sevmek?
  Tempo
  Dün Tattın
  Aşk Sakızı
  Hepsi 1 Dizisinden Resimler
  2009 Eurovision
  Grup Hepsi, denize giremiyor
  Grup Hepsi kızlarının İlkokul anıları
  Msn İkonları
  En İyi Grup: Hepsi
  Grup Hepsi Şaka Albümünün Tamamı
  Dur Dur
  Olmaz Böyle Şey
  Tik Tak
  Hepsi Penti Resimleri
  Hepsi & Pepsi Resimleri
  Haberler
  Albümleri
  41 Kerede Hepsioloji
  Hepsinin sırları yaşları burçları
  Hepsi Renklerini Anlattı
  Hepsi'nin Bilinmeyenleri
  Hepsi'nin Çantaları
  Hepsi görülmemiş resimler
Grup Hepsi



Grup Hepsi kızlarını hemen hemen hepimiz biliriz.Ama biz yine de yazdık.

1-Cemre
2-Eren
3-Gülçin
4-Yasemin

Hepsi Grubu hakkında bilinmeyenler

 


İşte hepsi grubu üyeleri hakkında bilmedikleriniz, onların ilk kez duyacağınız özellikleri:




GÜLÇİN; grubun en soğuk kanlı üyesi aynı zamandada en utangaçlarıda olan gülçin kitap okumayı,boş zamanları olursa gezmeyi çok seviyor.Gülçinin kötü bir yanı ise gülçin yemek yemeyi çok seviyor çok kolay kilo alıyor ve kilo almaktanda nefret ediyor.Ayrıca gülçin gülmeyide çok seviyor.




YASEMİN; en büyük hayali annesine müstakil bir ev almakmış ayrıca anneannesiyle uğraşmayıda çok seviyormuş birde yasemin ilaç hastasıymış en ufak bi olayda hemen ilaç içermiş ayrıca yasemin arabalardan çok hoşlanırmış.




EREN; tam bir film hastası boş zamanlarında genellikle film izlemeye bayılır.Jaz müziği çok seviyor ve açık hava onu rahatlatıyormuş ormanlık alanda oturduğu için yeşil renge bayılıyormuş.Eren eğer boş zamanı olursa kitap okumayada bayılır ayrıca eren 10seneye kadar dünyanın her köşesini didik didik gezmek istiyormuş.Erenle karşılaşıp ne dediğini anlayamazsanız bilinki çok sinirlidir çünkü sinirlendiği zaman çok hızlı konuşuyormuş.




CEMRE; boş zamanlarında gezmekten çok hoşlanırmış en büyük hayali kendine güzel bir ev almakmış birde cemre korku filmlerini izlemeyi çok severmiş cemre taklit konularındada oldukça başarılıymış.

Grup Hepsi'nin Güzellik Sırları

 

Hepsinin Güzellik Sırları;
Cemre: ben domates maskesi uyguluyorum
Gülçin: bende domates maskesi inanın çok işe yarıyor
Yoshy: ben arada uyguluyorum ama eren cemre Gülçin daha sık uyguluyorlar
Eren: bende domates maskesi vazgeçilmelimiz bizim o

Bu maskenin Hazırlanışı;
1)domatesi rendeleyin ve rendelikten sonra karıştırın ve ezin
2) sonrada bu karışımı yüzünüze sürün 15 dk bekletin ve yıkayın

Yararları;
sivilcelere iyi geliyor

Şöhrete hâlâ alışamadılar

 

Röportaj: Gözde YILMAZ

Geçtiğimiz yıl "Olmaz Oğlan" ve "Yalan" şarkılarıyla adlarını duyuran Hepsi grubu, "Hepsi 2" adlı albümleriyle yeniden sevenlerinin karşısında... Türkiye’nin R&B tarzında müzik yapan ilk grubu unvanını da taşıyan Hepsi grubu üyeleri, gördükleri ilgiye rağmen hálá şöhrete alışamadıklarını söylüyorlar.



Hedef kitleniz çocuklar mı?Cemre: Daha 20 yaşındayız. Damardan sözlerin bulunduğu bir albüm isteniyorsa, onu İbrahim Tatlıses’ten dinlemek gerekiyor. Bu arada İbrahim Tatlıses’i de çok seviyoruz, sakın yanlış anlaşılmasın. Biz sadece yaşımıza uygun müzik yapıyoruz, daha esprili bir tarz kullanmaya çalışıyoruz. Bu tarzımızı çocuklar da seviyor olabilir. Ama sadece çocuklara yönelik bir şey yapmıyoruz.

İkinci albümünüzün promosyon çalışmalarına devam ediyorsunuz. Sık sık imza günlerine katılıyorsunuz. Tepkiler nasıl?

Gülçin: Çok iyi... Şimdiye kadar çok imza günü düzenledik ama geçtiğimiz günlerde D&R’da düzenlenen imza günü müthiş kalabalıktı. Orada çalışanlar bile ilk defa böyle bir ortamla karşılaştıklarını söylediler. İlk gittiğimizde masa giriş kapısına konulmuştu, daha sonra kuyruk dışarı taşmasın diye içeri alındı.

Yasemin: İlgi çok hoşumuza gidiyor ama bazen insan bu ilgiden utanabiliyor da... Geçen sene günlük kıyafetlerimizle dışarıya çıktığımızda bizi gerçekten tanımıyorlardı. Ama artık tanıyorlar.

Sokaktaki durum nedir? Rahatça yürüyebiliyor musunuz mesela?


Eren: Geçtiğimiz günlerde reklam çekiminden dönüyordum. Gece yarısı benim oturduğum bölgede kimlik kontrolü yapılıyor. Haftada birkaç kere geçiyorum o saatte. Ben çantamdan kimliğimi çıkartırken iki jandarma kendi arasında konuşmaya başladı. İşte bu kız Eren Bakıcı diye.

Yasemin: Takı bakıyordum, mağaza sahibi yanıma geldi. "Siz bir gruptasınız değil mi" dedi. Ben "Ne grubu" deyince de "Hepsi grubunda değil misin?" diye sordu. Şaşırdım.

Eren: Ben spor yapıyorum. Bir çocuk geldi, "Ben seni nereden tanıyorum" dedi. "Bilmem, herhalde buradan tanıyorsundur, sürekli geliyorum" dedim. "Yok" dedi. Lise, ortaokul olabilir mi diye düşünüyoruz ama hayır. En sonunda çocuk tam gidecekken bana "Hepsi grubuyla bir alakan var mı" diye sordu. Doğrusu benim hiç aklıma gelmemişti!

Gülçin: Trafik kazası geçirmiştim. Kimse beni tanımadı. Savaş Ay falan geldi, benimle konuşuyor ama kim olduğumu bilmeden. En sonunda montajda tanımışlar.

Okan Bayülgen’in programına da katıldınız. Keyifli bir program mıydı?

Cemre: Evet hem de nasıl... Çok eğlendik. Ama benim için ayrıca şöyle bir durum vardı. Programa çıkarken kostümüm, spor ayakkabılarım falan hepsi tamam ama ayakkabılarımın içine çorap getirmeyi unutmuşum. Ben çıplak ayaklarla hayatta ayakkabı giyemem. Ne yapacağımı düşünürken arkadaşımın aklına albümümüz geldi. Biliyorsunuz albüm ile birlikte Penti’nin "Hepsi" yazılı çoraplarını dağıttık. Albüm bulundu, içindeki çorabı aldım ve giydim. Zaten program sırasında da bu durumu oradakilerle paylaştım.

Herkes bir sponsor bulamazken siz iki önemli sponsorla birlikte çalışıyorsunuz. Nedir sizin farkınız?

Eren: Gurur duyuyoruz tabii. Pepsi şimdiye kadar çok iyi isimlerle çalıştı. Bu yıllar sonra da unutulmayacak bir reklam filmi. Pepsi ile işbirliği yapan isimler hiçbir zaman unutulmuyor, inşallah aynı durum bizim için de geçerli olur.

Herkesin sorduğu ve sizin ısrarla "Asla" dediğiniz bir soru var. Bunu bizimle paylaşır mısınız?

Gülçin: Evet! Her gören "Ayrılacak mısınız" diye soruyor. Başımıza bu kadar güzel şey gelirken neden ayrılmayı düşünelim? Hepsi grubu bir gün bitecek ama bu 4 kişi ayrılmayacak. Daha önce Hepsi grubu yoktu, biz yine böyleydik. O zaman yaşlanmış oluruz zaten.

Yasemin: Biz hiçbir zaman ayrılmayı düşünmedik. Biz bu dostluğa güveniyoruz.

Hepiniz balerinsiniz ve hepiniz için de vazgeçilmez tek şey dans olsa gerek, öyle değil mi?

Yasemin: Kesinlikle! Dans çalışmalarımızda Hamza Haimami ile çalışmaya devam ediyor olmamız gerekiyordu. Ama Justin Timberlake ile çok daha önce çalışmaya başlamışlar. Umuyoruz ki Justin’le işi bitince bizimle çalışmaya devam edecek.

Gülçin: Klibimizdeki dansçılar daha önce Mariah Carey ile çalışmışlar. Sözde kalınca insan inanmayabiliyor, ama fotoğraflarını görünce çok şaşırdık.

n İlk klibinizi çektiniz, şimdiki projeleriniz neler?

Eren: İkinci klipten önce başka projelerimiz var. Sponsorlarımız Penti ve Pepsi ile yaz boyunca çalışmalarımız devam edecek.

Klip çekimlerinde rol gereği sihir yapmışsınız. Gerçekte böyle bir yeteneğiniz olsa ne yapmak istersiniz peki?

Gülçin: Dünya çapında bir konser düzenlerdim.

Yasemin: Bütün kötülükleri kaldırıp, herkese sağlık verirdim.

Eren: Gerçekten karnı aç olan insanların önüne kocaman bir sofra düşsün isterdim. İkinci isteğim ise buradan Hamza Haimami ile Justin’in yanına gitmek olurdu.

Klip çekmek keyifli mi, yoksa...

Cemre: Dünyanın en zor işi... Artık gecenin bir vakti yorgunluktan durup dururken gülmeye başlamıştık. Ben yönetmene "28 saniyeyi 130 kere çekmemizin sebebini anlayamıyorum. Bir de uçaklar nasıl uçuyor hálá" dedim. O da bana "Güney yarımküredeki insanlar neden baş aşağı oldukları halde düşmüyor, ben de onu anlamıyorum" deyince, "Tamam" dedim "sen de yorulmuşsun!"

 

Grup Hepsi Hürriyet Kelebek Röportajı


Bize dayanacak erkek çıkmadı
Üçüncü albümleri “Hepsi Şaka”yı tamamlayan Hepsi kızları, Kelebek’e şaşırtıcı bir itirafta bulundu: “Özel hayatımız yok. Bizim düzenimize ayak uyduracak bir erkekle karşılaşamadık daha! Olan da zaten durmuyor, gidiyor.”
 
 
 
Hepsi kızları, sevenlerinin karşısına üçüncü albümleri “Hepsi Şaka” ile çıkmaya hazırlanıyor. MFÖ’nün “Sakın Gelme”, Sezen Aksu’nun “Onu Alma Beni Al”, Bülent Ortaçgil’in “Beni Kategorize Etme”, Mirkelam’ın “Tavla” gibi şarkılarını yeniden yorumlayan Hepsi kızlarına bir de Kenan Doğulu’dan “Dört Peynirli Pizza” şarkısı gelmiş. Rakiplerinin olmadığını söyleyen grup üyeleri, kendilerine işlerinden dolayı dayanabilecek erkek olmadığını söylüyorlar.
n Kaçıncı albüm olacak bu?
- Eren: Tam iki senede hazırlandık ve üçüncü albümümüzle döndük.
n Bu albümün, öncekilerden farkı var mı?
- Eren: Çok farkı var. Öncekiler “Hepsi 1″ ve “Hepsi 2″ydi. Bunun adı bile farklı: “Şaka“! Şarkı sözlerinden dolayı bu adı verdik.
n Çok neşeli müzikler mi, yoksa komik sözler mi var? Neden “Şaka”?
- Yasemin: Şarkı sözleri, şakayla karışık bazı şeyleri ima ediyor. Biz de gayet teatral ve komik bir biçimde okuduk parçaları.
- Eren: Önceki albümlerde R&B tarzını kullanıyorduk. Bu albümü pop ağırlıklı yaptık. Biraz da elektronik müzik var. Bu arada daha da olgunlaştık tabii. Hepimiz çok geliştik. Bunun müziğimize de etkisi var.
- Gülçin: Cover parçalar kullandık. Sadece bir tane yeni parçamız var.
n Cover parçaların başarısı garanti midir? Neden yeni parçalar değil de, önceden söylenmiş parçalar?
- Eren: Bu parçalar bizim yıllardır, hep aklımızda olan ve en sevdiğimiz parçalardı.
- Cemre: Aslında biz bu albümü bir ara albüm olarak düşündük. “İki buçukuncu albümümüz” diyebiliriz!
- Eren: Parçaları oldukça değiştirdik. Eski hallerine benzemiyorlar artık. Bir de bu şarkılar çocukluğumuzun parçaları. Bu parçaların en güzel halleri zamanında yapılmış zaten. Biz sadece yorumumuzu kattık. Seçtiğimiz parçalar dönemlerinin en sevilen şarkıları. “Biz ilk söyleyen şarkıcılardan daha iyiyiz” gibi bir şeyle de çıkmıyoruz ortaya. Bir iddia için yapmadık bu albümü.
- Cemre: Evet bir iddia için yapmadık. Ama albüm çalışmaları bittiği zaman isimlere baktım, albümün kapağına baktım. “Şaka maka derken, güzel bir şey yapmışız biz” diye düşünmeden de edemedim.
n Her şey ne kadar şaka da olsa, cover yaptığınız için eleştiri oklarıyla karşı karşıya kalacağınızı biliyorsunuz değil mi?
- Cemre: Dilin kemiği yok. Eleştirmek istedikten sonra her şeyi eleştirebilirsiniz. Bir konu hakkında bilgi sahibi olan ya da olmayan herkes zaten konuşuyor. Biz şuna dikkat ediyoruz: Kimin eleştirisinden bize yararlı bir şey çıkar, kim sadece laf olsun diye konuşmuş… Kimi dikkate alıp, almayacağımıza karar verecek kadar kafamız çalışıyor!
n “Hepsi 1″ adındaki dizi filminiz devam ediyor. “Bundan böyle şarkıcılığın yanı sıra oyunculuk da yaparım” duygusu geldi mi üstünüze?
- Gülçin: Pek bilmediğimiz bir şeydi oyunculuk. Ama her bölümde daha da çok ısınıp, alışıyoruz.
- Yasemin: Gülçin’in dediği gibi zamanla alıştık oyunculuğa. Hiç kolay olmadı baştan.
- Cemre: Üstelik “Oyunculuk yapıyoruz” diyecek kadar oyunculuk yapmıyoruz.
- Gülçin: Oyunculuk bizim için yan iş. Şarkı söylüyoruz, dans ediyoruz… “Hepsi bir bütün” diye düşünüyoruz. Mesela müzikal yapmayı çok istiyoruz. Ama sadece oyunculuk yapmak gibi bir niyetimiz yok.
İŞ ARKADAŞI GİBİ DEĞİLİZ
n Hepiniz çocukluktan beri arkadaşsınız. En iyi arkadaşların aynı zamanda iş arkadaşı olması nasıl bir duyguymuş?
- Yasemin: Ben onları iş arkadaşım olarak görmüyorum. Yaptığımızı da iş olarak görmüyorum.
- Eren: Biz iş arkadaşı olamayız ki! Öyle bir ruh haline girmedik hiçbir zaman. Evet bir iş yapıyoruz, para da kazanıyoruz. Ama “iş arkadaşı” gibi bir kalıbın içine giremedik.
- Cemre: İlk defa bize böyle bir soru soruluyor. Siz sormasanız, böyle bir şey aklımıza bile gelmezdi!
n Sonuçta birtakım sözleşmeler imzalayıp, konserlere çıkıyorsunuz. Konser günü hastalanabilirsiniz, canınız istemeyebilir. Ama o konsere çıkmak zorundasınız. O zaman yapılan şey, zevk olmaktan çıkmaz mı?
- Cemre: Konservatuvarda senelerce klasik bale yaptık. Orada neredeyse askeri eğitimle yetiştirildik! Grubumuzun adını Hepsi değil de “Disiplin” koysak daha uygun olurmuş!
- Yasemin: Okuldaki öğretmenimiz Rus’tu. O yetiştirdi bizi. Herhangi bir durumda kendi kendine; “Yapacaksın” diyorsun ve yapıyorsun.
n Gruba dışarıdan taze kan katılacak olsa tepkiniz ne olur?
- Eren: Tabii ki biz 4 kişiyiz. Dışarıdan biri girmek istese onun önce insani değerlerine bakarız. Bize yakışacak biriyse ona yabancılık çektirtmeyiz.
- Cemre: Ne gerek var! Ben istemem başka birini.
n Özel hayatlarınıza zaman ayırabiliyor musunuz?
- Gülçin: Özel hayatımız yok zaten. Özel hayat olarak duş aldığım ve çantamı hazırladığım zamanları söyleyebilirim.
- Yasemin: Set 22.00’de bitiyor. Sonraki iki saat bizim için özel hayat oluyor.
- Cemre: Geçen akşam Yasemin’le Ortaköy’e gittik. Biraz dolaşalım istedik. Bizim yıllardır hem saçımızla, hem makyajımızla ilgilenen Ahmet Yıldırım tesadüfen taksiden indi. “Sizin bu saatte dışarıda ne işiniz var? Şimdi annelerinizi arıyorum” diye söylendi. Yoldayken aradı, gidip gitmediğimizi öğrenmek için bir daha aradı. 23 yaşına geldik. Saat 22.30 ve Ortaköy’de yürüyüş yapıyoruz. Olay bu yani! Eskiden ünlülerin röportajlarını okurdum. “Özel hayatım yok. Sadece çalışıyorum” derlerdi. Ben de bu cümleyi her duyduğumda “Hadi oradan” derdim. Aaa! Bir baktım; gerçekmiş!
n Biriniz aşık olsa düzen bozulacak mı?
- Eren: Bizim düzenimize ayak uyduracak bir erkekle karşılaşamadık daha!
- Yasemin: Olan da zaten durmuyor, gidiyor!
- Cemre: “Ne yani benimle buluşmak için ajandana mı bakacaksın” şeklinde diyaloglardan sonra özel hayat kalmıyor!
- Eren: İşimiz bizim için o kadar önemli ki; “Sevgilimizi çağıralım da bari işte görüşelim” de demiyoruz.
n Peki istikrarlı sürdürebilen oldu mu hiç ilişkisini?
- Eren: 4 yıl sürdürdüm. Ama sonra o da bitti.
- Gülçin: Ben avantajlıydım. Hepsi grubu oluşmadan önce başlamıştı bizim ilişkimiz. O yüzden ancak iki buçuk yıl dayanabildi bana! “Sen istediğinde mi buluşacağız” ya da “Hep sana mı uyacağım” diye yakınıyorlar. Erkekler bu durumu kaldıramıyor.
- Cemre: “Ne demek senin işin var! Benim de işim var o zaman” şeklinde söyleniyorlar.
Keşke rakiplerimiz olsa
n Müzik dünyasında tek olmak nasıl bir duygu?
- Gülçin: Tek olmanın avantajları var. Bunu önceden de hissediyorduk ve bunun getirdiği bir rahatlık vardı. Zamanla daha da rahatladık galiba! Keşke bizim de yarışabileceğimiz birileri olsa.
n İnsanı tembelleştirir mi bir zaman sonra bu durum?
- Gülçin: Evet.
- Cemre: Bizim yarışımız sadece kendimizle. Buradaki dört kız da gerçekten hırslı kızlar. Canımızı dişimize takıp çalışıyoruz. Bir yandan dans dersleri, diğer taraftan şan dersleri… Birileri çıksa da biz de gaza gelsek!
- Eren: Biz her albümde farklı şeyler deniyoruz. Rakibimiz yok diye aynı şeyleri tekrarlamıyoruz. Çok daha iyisini yapmanın derdindeyiz.
- Cemre: Bizim yaptığımızı yapabilecek biri çıksa tabii ki biz daha da iyisini yapmaya çalışırız.

Hepsi 1 Tatile Çıkıyor
Hepsi 1 Tatile Çıkıyor
Hepsi grubunun başrolünü oynadığı Atv’nin gençlik dizisi Hepsi 1′in yaz aylarında da devam etmesi gündemde…Süreç Filmin yapımcılığını üstlendiğidizide Gülçin,Yasemin,Cemre ve Eren’de oluşan dört kişilik grup yaz aylarında senaryo gereği yazlık bir şehre tatile gidecek ve maceralarına orada devam edecek.


Hepsi Heygirl’de
Hepsi 1 Hey Girl Röportajı
SORULAR
1- İlk aşkınızı anlatır mısınız?
2- İlk kez kime “Seni Seviyorum” dediniz?
3- İlk öpüşmenizde ne hissetiniz?
4- Aşkla ilgili en büyük korkunuz nedir?
5- En uzun ve en kısa ilişkiniz ne kadar sürdü?
6- Sevgilinizden beklediğin en önemli şey nedir?
7- Sevgililer Günü hakkında neler düşünüyorsun?
Gülçin
En kısa ilişkim 3 ay
1- İlkokuldaydım, kime aşık olduğumu hatırlamıyorum ama. Ben çok utangaç biriyim, o yüzden bunu hiç belli etmiyordum.
2- Kime söylediğimi söyleyemem, ama çok rahat söylemiştim çünkü hislerim çok gerçekti. Gerçek olduğunda zorlanmıyor insan bunu söylerken.

3- Benim ki biraz maceralı anlatamam herhalde. Sıradan değildi, onu söyleyebilirim.
4- Çok aşık olup yerlerde sürünmek. Aslında deli gibi aşık olmayı çok istiyorum, ama karşılıklı olması koşuluyla.
5- En fazla 2,5 yıl, en kısa 3 ay sürdü.

6- Olgun ve dürüst olması… Çünkü hepsi çocuk bence.

7- Bu gün benim için hiçbir zaman özel olmadı ve yine hiçbir planım yok. Nedense, o gün geldiğinde ben hep tek başıma kalıyorum. Bir de hediye alma konusunda çok kötüyüm.
Oğuzhan Yıldız
1- İlk büyük aşkımı 2004 yılında yaşadım. Hatta oyuncu o da. 7 aylık bir ilişki yaşadık.
2- Ona dedim, ama biraz farklı söyledim: “Seni sapık gibi seviyorum” dedim.
3- Çok enteresandı. Beraber film izliyorduk. O beni öptü. Ben çok çekingen biriydim o zamanlar. 6 ay boyunca, hiç dokunmadım bile ona.
4- Tutarsızlık. Bir gün çok iyi davranan birinin, öbür gün ilişkiyi pat diye bitirmesi.
5- En uzun 8, en kısası 4 ay.
6- Bağlılık ve dürüstlük.
7- Çok önemsediğim bir gün değil aslında ama kızlar önemsiyor ve benim de önemsemem gerekiyor gibi hissediyorum.
Cemre
Hiç öpüşmedim
1- İlk kez aşık olduğumda lisedeydim. Acayip heyecanlanıyordum onu gördüğümde. Bana değişik bir şekilde “günaydın” dediğinde, “Kesin benden hoşlanıyor” diye düşünüyordum.
2- Bunu çok zor söylerim ve söyleyebilmem için çok zaman geçmesi gerekir. Evde salonda da olabilir, sokakta yürürken olabilir, ne zaman gerçekten hissediyorsam o zaman söylerim.

3- Hiç öpüşmedim. Çok merak ediyorum.
4- Aşkın bitmesi ve sevgilimin benden sıkılması, en büyük korkum sanırım.
5- Hiç ilişki yaşamadım nasıl bir şey olduğunu çok merak ediyorum.
6- Ne olursa olsun, açık konuşsun. Her şeyi söylesin.
7- İnanılmaz ticari buluyorum ve böyle bir gün olduğuna inanmıyorum. Anneler, Babalar günü daha anlamlı.
Cem Avnayim
1- Yuvadan beri aşık oluyorum, 6 yaşındaydım. Biraz fazla aşık oluyorum ben. İlk aşık olduğum kız çok güzel bir kızdı. Ben aşkı yemek yemek gibi bir ihtiyaç olarak gördüğüm için, bana çok doğal gelmişti her şey.
2- Bu tarz şeyler söylemem ben. Sevgimi gösteririm.
3- Çok zevkli ve çok keyifli bir şeydi, 14 yaşındaydım. Bağdat Caddesi’nin tam ortasında öpüşmüştük.
4- Aşkla ilgili korkum yok. Benim aldatılmak gibi bir korkum da yok çünkü eğer aldatılıyorsan, bu senin yüzündendir.
5- En uzun 11 ay sürdü. En kısa ilişkim 20 dakika sürmüştür.
6- Güven.
7- İlk Sevgililer Günümde kavga ettik. Çünkü işim uzadı ve ben buluşmaya geç gittim. O yüzden Sevgililer Günü hakkında pek iyi şeyler düşünmem.
Eren

Yalansız ilişki isterim
1- Bir tane sevgilim oldu benim bugüne kadar, o da dört sene sürdü. Bir arkadaş grubumuz vardı, o da o gruptaydı. 1,5 sene boyunca arkadaştık, ama sonra oyunlarla sevgili olduk.

2- Bir tek ona söyledim.
3- Heyecanlanmıştım, çok güzeldi. Bir de çok beğendiğim bir çocuktu ve tesadüfen o gün karşılaşmıştım o çocukla. Bu olaydan iki sene önce onu bir yerde görmüştüm ben ve inanamamıştım, ne kadar güzel çocuk diye.
4- Gerçekten çok seviyorsam ve o beni yalandan sevmişse, bunu öğrenmek beni çok korkutur çünkü ben gerçekten çok safça seviyorum.
5- Arkadaşlık süremizle birlikte 5,5 sene sürdü. Hálá da her gün konuşuruz başka da bir şey olmadı zaten.
6- Eğer beni seviyorsa gerçekten, hiç kimseden çekinmeden bana olan sevgisini göstersin isterim.

7- Güzel bir olay. Biz birbirimize küçük hediyeler alırdık, ama hiçbir zaman özel olarak bunu seremoni haline getirmedik.

Erman Burmalı
1- 19 yaşımdaydım. Daha öncekileri aşk zannediyormuşum, ama değilmiş. Çok güzeldi, sert bir kayaydı, çarpıldım. Hiç umursamadığım ve hiç aşık olabileceğimi düşünmediğim bir anda karşıma çıktı ve aşkın böyle bir şey olduğunu o gün anladım.
2- Çocukluğumda çok söylemişimdir, ama ilk söylediğimi hatırladığım kişi, yine aynı kişi. İlk anda nasıl söylediğimi hatırlamıyorum, sadece söyledikten sonra sürekli söylediğimi hatırlıyorum.
3- 11-12 yaşlarındaydım. Bana çok güzel gelmişti.
4- Herkes gibi aldatılmaktan ve “Seni çok seviyorum” deyip de arkadan bıçaklayanlardan korkarım. Göz göre göre aldatsın, ama gözümün içine bakıp bana aşkını ilan ediyorsa ve iki gün sonra gidiyorsa, bundan çok korkarım.
5- En uzunu 3 buçuk sene sürdü. En kısası da 3 gün.
6- Beni anlayan birisi olsun. Anlaşılabilmek çok önemli çünkü bazen ne yaparsan yap, anlaşılamıyorsun.
7- Sevgilim varsa yaparım, neden olmasın? O gün mutlaka, bir şeyler yapılır. Ama benim için çok önemli bir gün diyemem.
Yasemin
İlk 17 yaşında öpüştüm
1- İlkokuldaydım, ben dörde gidiyordum, o da beşe gidiyordu. Tolga’ydı adı. O da farkındaydı durumunun, çok tarz bir çocuktu. Giydiği kazağın kolları çok uzun olurdu ve uçları yırtık pırtık olurdu.
2- Herhalde 15 yaşındaydım, kime dediğimi hatırlıyorum, ama söylemeyeceğim. Onu görünce böyle kalbim deliler gibi atardı çok iyi hatırlıyorum.
3- 17 yaşındaydım. Yanımda Gülçin vardı. Çocuk benden iki yaş büyüktü. Bir şey hissetmemiştim aslında, “Ne bu ya?” olmuştum.

4- Aşk zaten korkutucu bir şey!
5- En kısa ilişki diye bir şey yok aslında çünkü o ilişki değil. Yazlıktaydık, biri vardı. Sonra benim arkadaşımın arkadaşı olduğunu öğrendik. Arkadaşlarım beni biraz etkiledi ve dene bu çocukla dediler. Bir hafta dayanabildim. En uzun ilişkim de iki sene sürdü.
6- Karşımdaki işime saygı duysun. Anlayış çok önemli. İşime saygı duymuyorsa benim hayatımda olamayacak demektir. Telefon açamadığımda, “Neredeydin sen?” diye bir ses duymak istemiyorum telefonda. İşime saygı ve anlayış o kadar:)
7- Sevgililer Günü hakkında bir şey düşünmüyorum çünkü sevgilim yok.

Yusuf Akgün
1- 17 yaşındaydım aşık oldum. Hálá beraberiz.
2- Ona… Lisede tanıştık, önce arkadaştık, sonra bir baktık sevgili olmuşuz.
3- Yorum yok…
4- Aşksız kalmaktan korkarım.
5- En uzun 6 sene, en kısa 6 sene.
6- Huzur.
7- Uzun zamandır beraberiz biz. Çiçekli balonlu kutlamalardan tutun da pırlantalı hediyelere kadar vardırdık olayı. Ama artık Sevgililer Günü bana daha çok ticari bir kavram olarak geliyor. İnsan sevgilisine sevgisini sunmak için tek bir günü beklememeli bence.

 

 
Hepsi Türkiye Turnesi
“HEPSİ” BİRARADA, TURNEDE!
Gençlerin, çocukların ve anne-babaların sevgilisi HEPSİ grubu, yeni yılda 4 ilde sahnede olacak. BKM’nin organizasyonuyla HEPSİ İstanbul, Antalya, İzmir ve Ankara’da binlerce hayranıyla buluşacak.
Aldıkları bale eğitimini sahne showlarına da yansıtan Cemre, Eren, Gülçin ve Yasemin doğu ve batı sentezi parçalarıyla hayranlarına unutamayacakları bir turne hazırladılar.
Turne programı şöyle:
İstanbul: BJK Colaturka Arena - 27 Ocak Pazar - saat:16.00
Antalya :Cam Piramit - 2 Şubat Cumartesi-saat:17.00
İzmir:Fuar Atlas 5 no’lu hall - 9 Şubat cumartesi- saat.17.00
Ankara:Anadolu Gosteri Merkezi - 3 Şubat Pazar- saat:16.00

Hepsi 1 Ropörtaj
 
En büyük hayalimiz bir müzikale imza atmak!
‘Hepsi’ grubunun üyeleri Cemre, Eren, Yasemin ve Gülçin, ekip olarak farklı bir şeyler yapmak istediklerini söyledi: Hayalimizde yurtdışındakiler gibi çok büyük bir müzikal var. Kaliteli ve alışılmamış bir proje istiyoruz..
Gençlerin sevgilisi olan Hepsi grubunun kızları; Cemre, Eren, Yasemin ve Gülçin, başrol paylaştıkları ‘Hepsi 1′ adlı diziyle atv ekranlarına taşındı. Oyunculuk adına hayli yol kat ettiklerini söyleyen dört genç kız, en büyük hayallerinin bir müzikalde oynamak olduğunu söyledi. Önümüzdeki ay üçüncü albümleri için stüdyoya girmeye hazırlanan Hepsi kızları; sinema filmi için teklifler almaya başladıklarını belirterek, haklarında merak edilenleri GÜNAYDIN‘a anlattı.
GÜN GEÇTİKÇE DOĞALLAŞTIK* Dizi çekimleri nasıl gidiyor?
YASEMİN: Bu aralar havalar soğuk ve çekimler dışarıda olduğu için zorlansak da, genelde çok güzel geçiyor. Üşüyoruz ama çok eğleniyoruz.
EREN: Artık yün fanilalar giyiyoruz.
* Oyunculuğa alışabildiniz mi?
GÜLÇİN: Gün geçtikçe daha iyi olmaya başladık. Başlarda oyuncu koçumuz vardı. Aldığımız derslerle açığımızı kapatmaya çalıştık. Birçok insan da oyunculuğumuzu doğal buluyor.
CEMRE: İyi oyuncu dediğimiz kişilerden çok olumlu tepkiler aldığımızı söyleyeyim. Onlardan ‘Bu işi kotardınız’ tarzında güzel telefonlar aldık.
EREN: İlk başladığımız günle şu anki halimiz arasında çok fark var. Zaten herkes bunu söylüyor. Bu duruma gelmemizde birçok insanın rolü var.
YASEMİN: Karşımızdakinden rol almayı öğrendik. Ondan rolü aldığımızda, biz de bir şeyler katıp kullanabiliyoruz. Biz de kendi yorumlarımızı katıyoruz.
* Diziyi izledikten sonra birbirinizi eleştirdiğiniz oluyordur. Hanginizin oyunculuğa yeteneği daha fazla?
EREN: Teknik olarak bilmiyoruz ama izleyici olarak baktığımda; hepimizin gerçekten o an iyi oynadığını ve o duyguyu verdiğini söyleyebilirim.
* Hiç müzikal teklifi aldınız mı?
EREN: Hayalimizde yurtdışındakiler gibi çok büyük bir müzikal var.
CEMRE: İnsanlar albüm çıkartıyor, arkasından peş peşe 5 klip çekiyorlar. “Biz şunu, bunu yaptık” diyorlar. Bizim kliplerimiz daha az ama diğerlerinin yanında farkını belli ediyor. Ekip olarak çok iyi çalışıyoruz ve gerçekten farklı bir şeyler yapıyoruz. Eğer bir gün, bir müzikal yaparsak kaliteli ve alışılmamış olsun istediğimiz için titiz davranıyoruz.
YASEMİN: Çok istiyoruz ama şimdilik öyle bir zamanımız yok. Albüm çalışmalarına başladık. Yine de müzikalde oynamak, en büyük hayallerimizden bir tanesi.
EREN: İnsanları eğlendirecek ve yüzlerini güldürecek şeylere ihtiyaç var. İçinde duygusal şeyler de barındıran eğlenceli bir müzikal sunmalıyız biz.
* Albüm çalışmaları ne durumda?
CEMRE: Parça seçiyoruz. Aralık sonu da kayıtlara başlayacağız.
* Nasıl bir albüm olacak?
CEMRE: Söyleyemeyiz!
EREN: Farklı bir albüm olacak.
GÜLÇİN: Henüz şarkı seçme aşamasında olduğumuz için her an her şey değişebilir. O yüzden biz şimdi ne söyleyesek yalan olur.
YASEMİN: Farklı bir şey yapacağız ama ne yapacağımızı biz de bilmiyoruz.
* 5 yıl sonra Hepsi grubunu nerede görmeyi planlıyorsunuz? CEMRE: Bizim en çok istediğimiz şeylerden biri, içecek kutularının üstünde kendimizi görmekti. Geçen yıl hem bunu yaptık, hem de Sezen Aksu’yla beraber şarkı söyledik. Bundan sonra ne yapacağız? En son 5 yıl sonrasını düşünmeme kararı almıştık! (Gülüyor)
YASEMİN: Düşünmüyoruz çünkü, hakikaten işin içinden çıkılmıyor…
İLERİYİ DÜŞÜNMÜYORUZ
* Yurtdışıyla ilgili çalışma var mı?
CEMRE: Şimdilik kesinleşen bir şey yok. Bir İngilizce şarkı yapmıştık ve o bayağı ses getirdi. Vokallerini bile tam okumadan yaptığımız deneme şarkımızla Avrupa’da listelere girdik. MTV’de birkaç hafta birinci olduğumuzu duyduk. Ama biz o şarkının üstüne oynamadık.
YASEMİN: Sadece bir denemeydi…
* Niye üstüne gitmediniz?
CEMRE: Çünkü her şeyi sindire sindire yapmak gerekiyor.
EREN: Yurtdışı için bence hazır değildik o zaman.
YASEMİN: Yaşımız daha çok genç. Bazı şeyleri yeni yeni öğreniyoruz. Bir dahaki sefere daha güzelini yapıp, yurtdışına göndeririz…

* Şu anda hayatınızda birileri var mı?
YASEMİN: Bu soruyu geçiştirsek… Olanı da var, olmayanı da çünkü! (Gülüyor)
 ‘Hepsi 1′de oynadığınız karakterler size benziyor. Siz aslında nasıl karakterleri canlandırmak istersiniz?
CEMRE: Geçen gün ben de bunu düşündüm. Görsel olarak değil, sadece oyunculukla izleten bir şey yapmak isterim. Makyajsız, güzel görünmek zorunda olmayan bir karakter mesela… Hırçın bir tip olabilir, kötü bir tip olabilir. Ama ‘ciks’ bir kızı oynamak istemem. Zor bir rol olsun isterim. “Ne yapacağım ben şimdi?” diyebileceğim bir rol olmalı. İlle de etik ve doğru şeyler oynanması gerekmiyor…
EREN: Geçen gün Fatih Akın’ın yönettiği ‘Yaşamın Kıyısında’ filmini izledim. Orada Nurgül Yeşilçay’a bayıldım. “İşte oyunculuk bu!” dedim. Gerçekten de öyle bir rolü canlandırmak isterdim.

LOPEZ’İ BEĞENİYORUM
* Ama Nurgül Yeşilçay’ın canlandırdığı rolde aykırı bir durum da söz konusuydu…
EREN: Orada aykırılığın yanında çok şey var. Oyunun sıcaklığı burada zaten. O aykırı ilişkiyi de yaşıyor, kaçakçılık da yapıyor.. . İşin içinde birçok şey var. Mükemmel bir şeydi…
* Gülçin ve Yasemin siz nasıl bir rolde oynamak isterdiniz?
GÜLÇİN: Bu konuda ben Jennifer Lopez’i çok takdir ediyorum. Çünkü kendini öne çıkaran şeylerde oynuyor. Ya dans ediyor, ya dövüşüyor. Yani hep fiziksel bir şeyler var. Görsel anlamda da kendisini çok iyi kullanıyor. Ben de şarkı söyleyebileceğim ya da dans edebileceğim müzikal bir filmde olabilirim. Tatlı bir kızı oynamayı da çok isterim.
YASEMİN: Ben kötüyü oynamak istiyorum. Kötü düşünen bir insan olmadığım için bu benim için zor bir rol olur… Bir katil ya da kötü bir polisi canlandırabilirim.
* ‘Hepsi 1′ dizisi başladığı günden beri oyunculuk anlamında sizde neler değişti?
CEMRE: Önceden sahneye giriyorduk ve oynamaya çalışıyorduk. Şimdi sahnedeki durumu yaşamaya çalışıyoruz. Bu da bizde çok fazla şey değiştirdi. Çok daha fazla inanarak oynamaya başladık. Zamanla tecrübe kazanmaya başladık. Zaman her konuda olduğu gibi bu konu da da çok yardımcı oldu.
YASEMİN: Gitgide kameraya ve ışığa alıştık.
EREN: Çok güzel şeyler öğrendik. Ekibimizle çok güzel anlaşıyoruz. Annemden çok onları görüyorum.
CEMRE: Zaten ekip de bizim deli olduğumuza karar verdi! ‘Dördünüz arasında normal bir tane yok’ diyorlar. Biz 12 senedir beraberiz. Aramızda tartıştığımız zaman bütün ekip diken üstündeydi. Kavga ediyoruz sanıyorlardı.
YASEMİN: Tartıştığımız anlarda ‘Şimdi biri seti terk edip gidecek’ gözüyle bakıyorlardı. (Gülüyor) Artık biz tartışırken kimse ilgilenmiyor.

KAVGA NEDENİ ÇİKOLATA!
* Neden tartışıyorsunuz peki?
CEMRE: Abuk sabuk şeylerden…
EREN: Aklınıza bile gelmeyecek kadar saçma şeyler…
CEMRE: Birimiz ‘Sen çok çikolata yedin’ diyor, diğerimiz de ‘Sana ne benim çikolatamdan’ diye çıkışıyor. (Gülüyor) Bir keresinde Eren kafama çikolata atmıştı mesela…
GÜLÇİN: Cemre, Eren’e çok şişmanladığı için ‘Çikolata yemeyeceksin’ dedi. Eren de ‘Yiyecem yiyecem’ diye tutturduğu çikolatayı, Cemre’nin kafasına attı. (Gülüyor) Sonra hep beraber gülmeye başladık.
CEMRE: O kadar abuk sabuk şeylerden tartışıyoruz ki, sonra neden tartıştığımızı bile unutuyoruz. O yüzden bize birşey olmaz. Biz herhangi bir konuda kavga ettikten beş dakika sonra eskisi gibi muhabbete devam ederiz.
 
 
Meral Kaplan Hepsi 1 Dizisinde Rol Alacak
Kaplan artık ‘Hepsi 1′de rol kesecek
Dünyaca ünlü oyuncu Cameron Diaz’a olan benzerliğiyle dikkat çeken Meral Kaplan, mankenliğin yanı sıra oyunculukta da isim yapmak için var gücüyle çalışıyor. Ünlü manken bundan böyle atv’nin dizisi ‘Hepsi 1′de rol alacak. Kaplan dizide, bir reklam ajansı sahibini canlandıracak.
Amacım kalıcılık
Amacının oyunculukta da kalıcılık sağlamak olduğunu söyleyen Kaplan ekledi: “Çok çalışıyorum. ‘Hepsi 1′ dizisindeki rol arkadaşlarım Cemre, Yasemin, Eren ve Gülçin’le çok iyi anlaşıyorum. Çok keyifili bir iş yapıyoruz. Çok yakında genç yaşlı tüm izleyicileri atv ekranlarına kitleyeceğimizden eminim.

Hepsi 1′den Kaybetti
 Hepsi 1′den Kaybetti
Öyküsü Hepsi grubunu oluşturan Cemre, Eren, Gülçin ve Yasemin’in üzerine kurulu “Hepsi 1″ dizisi Show TV’deyken Pazar gününün en yüksek reyting alan yapımlarından biriydi. Hepsi’nin dört kızının yanı sıra Erman Burmalı, Cem Aynayım, Yusuf Akgün, Oğuzhan Yıldız ve Sezen Ünal’ın da oynadığı dizi bir süre önce atv’ye transfer oldu.
Bildiğim kadarıyla Süreç Film ile Show TV’nin ilişkileri iyiydi.
Show TV’nin yapımcılara para ödeme konusunda zorlandığı dönemlerde içeride en çok alacağı olan yapımcıların başında gelen Ali Gündoğdu geliyordu.
Aynı Gündoğdu’nun bugün aynı gerekçe ile “Hepsi 1″i atv’ye geçirdiğini sanmıyorum. Paradan çok karşılaşılan muamelenin burada etkin olduğunu düşünüyorum. Show TV, pazar gününe “Buzda Dans”ı koyarken müdanasız davranınca o da diziyi alıp gitmiştir.
Öyle ya da böyle…
Sebep ne olursa olsun ortada şöyle bir sonuç var ki, bu süreçte “Hepsi 1″den kaybetti…
Show TV, “Buzda Dans”ın ilk seride olduğu gibi ikincisinde de reyting rekorları kıracağını düşünmüş olacak ki, yarışmayı haftada iki güne çıkardı.
Ancak evdeki hesap ekrana uymadı.
“Buzda Dans” Show TV’ye ne Cumartesi ne Pazar beklediği reytingi getirdi. Pazar akşamı “Buzda Dans”a yer açmak için “Hepsi 1″i gözden çıkaran Show TV, şimdi yarışmayı tek güne indirince bu dizi kadar reyting getirecek yapım peşine düştü…
atv ise Show TV’de iyi iş yapan “Hepsi 1″i büyük umutlarla transfer etti ama şimdiye kadar umduğunu bulamadı.
atv’ciler, dizi tanıtımlarını “Dizi atv’de izlenir” sloganı ile yapıyor ama “Taş yerinde ağırdır” atasözünü unutuyor…
Malum yapımcılar artık TV kanalları ile reyting anlaşması yapıyor. “Hepsi 1″in Show TV’deki reytingleri ile atv’de ulaştığı reytingler arasında ciddi fark var… Tabii olumsuz yönde…
atv ve yapımcı el ele verip dizinin reytinglerini yükseltemezse “Hepsi 1″ metal yorgunluğundan gider

 
SAAT  
   
Bugün 5 ziyaretçi (12 klik) kişi burdaydı!
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol